Apple I’in Geliştirilmesinin Kısa Tarihçesi

Read Time4 Minutes, 33 Seconds

California Palo Alto’daki Homebrew Computer kulübünde (Silikon Vadisi’nde), bir Hewlett-Packard çalışanı olan ve uzun süredir dijital elektronik konusunda uzman olan 26 yaşındaki Steve Wozniak, kendi bilgisayarını yapmak istiyordu. Yıllarca kağıt üzerine birçok tasarım yapmıştı ve hatta bu teorik makineler için FORTRAN derleyicileri ve BASIC interpreter bile yazmıştı. Ancak para sıkıntısı, onu bu arzusunu yerine getirmekten alıkoydu. Intel 8080 yongasına (Altair’in kalbi) baktı, ancak 179 dolara bütçesinin yetmeyeceğine karar verdi. 8080’i kullanmama kararı, kulübün diğer üyeleri tarafından aptalca kabul edildi. Aşağıdaki “mikrobilgisayar” açıklamasını 1975 yazı şartlarını göz önünde bulundurarak değerlendirin:

O yaz Intel 8080, Homebrew Kulübü’nde evrenin merkezini oluşturuyordu. Altair, 8080 mimarisin üzerinde inşa edilmişti. Popüler hale gelmesiyle, Altair için yazılmış programları çalıştıracak makineler üreten ya da bu bilgisayarlara bağlanan aksesuarları üreten küçük şirketlerin bulunduğu bir endüstri de türedi. Mikroişlemcilerin kendine has özellikleri, biri için tasarlanmış bir program veya cihazın başka bir cihazda çalışmayacağı anlamına geliyordu. Altair için bu çevresel cihazların birleşme noktası S-100 veriyolu olarak biliniyordu. Çünkü 100 sinyal hattı kullanıyordu. 8080’in müritleri, 8080’in ve S-100’ün dini bağlarını oluşturdular; 8080 bilgisayarlar için programlar yazan ya da çevre birimleri oluşturan insanlar, rakip mikroişlemcilerin esaret olduğunu düşünüyorlardı. Programların miktarı ve çevre birimlerinin seçimi gibi tartışmalar devam etti. Hedef, kullanıcılar için daha kullanışlı ve şirketler için daha karlı hale getirmekti. Söylemekten en çok hoşlandıkları şey, 8080’in diğer tüm rakipleri geride bırakmak için yeterli kritik eşiğe ulaşmış olduğuydu.

Motorola 6800, Wozniak’ın ilgilendiği bir başka yonga setiydi. Çünkü en sevdiği mini bilgisayarlarda (Data General Nova gibi) 8080’den daha fazla kullanılıyordu. Ancak, o ve arkadaşı Allen Baum neredeyse 6800 ile aynı olup fiyatı çok ucuz olan bir çip keşfedene kadar onun için hala bütçe problemi vardı. MOS Technology, Motorola 6800’in 175$’lık fiyatı yerine 6502 yongasını 25$’a satıyordu. Wozniak, işlemci tercihini 6502 olarak değiştirmeye karar verdi ve bu yonga seti üzerinde çalışacak bir BASIC sürümü yazmaya başladı. Hewlett-Packard’daki bir arkadaşı 6502’nin işlevini simüle etmek için bir bilgisayar programladı. Wozniak, ilk rutinlerinden bazılarını test etmek için bu programı kullandı. BASIC interprete bittiğinde, üzerinde çalıştırabileceği bilgisayarı tasarlamaya odaklandı. Bazı küçük timing farkları dışında, daha önce 6800 için kağıt üzerinde yaptığı donanım tasarımını birebir kullanabildi.

MOS Technologies 6502 chipMOS Teknolojileri 6502 chip – Fotoğraf kredisi: Larry Nelson
Wozniak, bilgisayarın kullanımını kolaylaştırmak için, Altair’de gelen ön panel anahtarları yerine klavyeyi tercih etti. Ayrıca video terminali olarak televizyon kullanmayı kolaylaştıracak şekilde tasarladı. (O dönemde giriş / çıkış için kullanılan en yaygın mekanizmanın, bir klavyeden, daktilodan ve şanslıysanız bir kağıt kaset okuyucu / zımbadan oluşan bir Teletype olduğunu unutmayın). İşlevsel olarak, hepsi bir baskılı devre kartı üzerindeki (Altair üzerinde bir başka geliştirme) bir bilgisayara bağlı bir televizyon terminaliydi. Wozniak, bilgisayar açıldığında klavyeye bakan 256 bytelık bir program (“monitör” olarak adlandırılır) oluşturmak için iki adet 256 x 4 PROM (salt okunur programlanabilir bellek) yongası kullandı. Bu monitör programının tüm yaptığı, onaltılık bayt girişine izin vermek, bir dizi belleği incelemek ve bir programı belirli bir adreste çalıştırmaktan ibaretti. (Altair ise, bilgisayarın her açılışında elle girilmesi için bu “önyükleme” talimatlarına ihtiyaç duyuyordu).
Apple-1 Ekranı

Wozniak, kullanılabileceği ucuz RAM yongası olmadığı için TV ekranına metin göndermek için shift register kullandı. Sonuç olarak, video terminali biraz yavaştı. Saniyede yaklaşık 60 karakter, TV ekranının her taranması başına bir karakter gösteriliyordu. (Bu hız, bir bilgisayarın modem aracılığıyla 1200 baud’da iletişim kurmasını izlemeye benzer). Bugünün standartlarına göre yavaştı, ancak Teletypes’te saniyede yalnızca 10 karakter yazabilediği düşünüldüğünde önemli bir gelişmeydi. Eğer anakart full konfigürasyonda doldurulursa, 8K’lık bir dinamik RAM’e sahip oluyordu. BASIC’i 4K’lık bir bellek alanı kaplıyordu ve kullanıcının programları için de 4K’dan biraz daha az bir alan kalıyordu. Üzerinde bir video konektörü vardı. Ancak bir monitör bağlamak sahibine kalmıştı. Ayrıca, klavye dahil edilmemişti ve ayrı olarak satın alınması, ardından 16 pinli DIP konektöre bağlanması gerekiyordu. Anakart için ise 5 volt ve 12 volt alabilmek için güç kaynağının iki transformatöre bağlanması gerekiyordu. Hoparlör, grafikler ve renk yoktu. Tek bir çevresel genişleme yuvası vardı ve ilk piyasaya çıktığında bu yuvaya takılabilecek hiçbir şey yoktu. Bilgisayar sadece 40 santime, 30 santim boyutundaki tek bir baskı devre kartından oluşuyordu. O zamanın çoğu hobi bilgisayarı en az iki karta ihtiyaç duyuyordu. 30 / 40 kadar yonga kullanıyordu ve BASIC programlarını çalıştırabilmesi nedeniyle insanların dikkatini çekmişti.

O dönemde yayınlamış bir Apple I ilanı

Kaynak: https://apple2history.org/history/ah02/

0 0

About Post Author

0 %
Happy
0 %
Sad
0 %
Excited
0 %
Angry
0 %
Surprise

One thought on “Apple I’in Geliştirilmesinin Kısa Tarihçesi

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Next Post

Amstrad GX4000 / CPC Plus Kartuş

CPCWiki forumdan Chinnery nickli bir üye homebrew Amstrad GX4000 ve CPC Plus kartuşlarınızı yapabilmeniz için PCB kaynak dosyalarını paylaşmış. İlgisini çekenler için aşağıya ekledim. Chinnery’nin paylaşımı da şöyle; “Bildiğim kadarıyla bilinen bir sorun var – Plus makinenizde reset switch varsa, Acid seçeneğini kullanmıyorsanız board’un düzgün şekilde başlamama ihtimal yüzde ellidir. Güç döngüsü […]